İcra ve İflas Hukuku

İcra Takip Süreçleri Nasıl Olmaktadır?

İcra takip süreci, alacağın tahsili amacıyla başlatılan bir hukuki süreçtir.  Bir icra avukatının ilk yapması gereken işlem, alacağın ne tür bir alacak olduğunun tespit edilmesidir. Alacağın türüne göre açılacak icra avukatın açacağı takip türü değişecektir. İcra ve iflas hukukunda, alacak türüne göre icra avukatı şu şekilde takip başlatması gerekmektedir:

• İlamsız takip: Bir sözleşmeye dayanan alacak
• Kambiyo takibi: Senet, çek gibi belgeler dayanan alacaklar,
• İlamlı takip: Mahkeme ilamları, arabuluculuk tutanakları

İcra Yoluyla Tahliye Nasıl Yapılır?

İcra yoluyla tahliye, kiracının kira borcunu ödememesi durumunda kiraya verenin, kira alacağının tahsili ve taşınmazın tahliyesi başlattığı icra takibidir. İcra ve iflas hukukunda icra yoluyla tahliye işlemleri, genellikle ilamsız icra takibi açılmaktadır.

İcra takibini yoluyla tahliye süreci bir icra avukatı olarak kısaca şu şekilde yürütülmektedir:

• İcra yoluyla icra takibi başlatılır ve borçluya ödeme emri gönderilir.
• Ödeme emrinin tebliğden sonra borçluya kira borcuna 7 gün içinde itiraz hakkı ve 30 gün içerisinde de kiralananı boşaltma süresi verilir.
• Borçlu 7 gün içerisinde kira borcuna itiraz ederse doğrudan İcra Hukuk Mahkemesinde tahliye davası açılır,
• Borçlu ödeme emrine itiraz etmezse 30 günlük tahliye süresi beklenir.
• Borçlu 30 gün içerisinde tahliye etmezse tahliye davası açılır.

Borçlu kiracı, kira alacağına itiraz etmez ve 30 gün içerisinde kira borcunu öderse tahliye davası açılamaz. Bu durumda aynı kira dönemi içinde açılacak bir icra takibiyle iki haklı ihtar sebebiyle icra avukatı tarafından icra ve iflas hukuku kapsamında tahliye şartları değerlendirilir.

İcra yoluyla tahliye davası masrafları, kira alacağının miktarına göre değişkenlik göstermektedir. İcra ve iflas hukukunda mevcut birikmiş kira alacağının binde beşi oranında peşin harç tutarı ve maktu icra takip masrafları ödenmektedir. İcra ve iflas hukukunda tahliye davasında da bir yıllık kira bedeline göre harç ödenmektedir. Avukatlık masrafları ise icra avukatıyla yapılacak anlaşmaya göre değişiklik gösterebilir.

Tahliye kararı sonrası, ilgili karar icra takibine işlenir. Haciz memuru ve icra avukatıyla taşınmazın bulunduğu adrese gidilir ve borçluya tahliye için genellikle 1 ay süre verilir. Verilen süre sonunda borçlu tarafça taşınmaz tahliye edilmezse ev tahliye edilir. Bu süreçte bir icra avukatı, icra ve iflas hukukundaki işlemlerin hızlı ve doğru bir şekilde yürütülmesini sağlar.

Haciz İşlemleri ve Türleri Nelerdir?

Haciz işlemleri, icra ve iflas hukukunda; kaydi haciz, müzekkere yoluyla haciz ve fiili haciz şeklinde yapılması mümkündür. Kaydi haciz, icra avukatı tarafından sistem üzerinden araç ve tapu gibi mal varlıklarına konulan hacizdir. Müzekkere yoluyla haciz, borçlunun çalıştığı iş yerine gönderilen maaş haciz yazısı örnek verilebilir. Fiili haciz ise, icra avukatı tarafından borçlunun ev ve işyeri adresinde menkul malların haczedilmesidir.

Hangi Mallar Haczedilemez

İcra ve iflas hukukunda haciz işlemleri, alacaklı ve borçlu arasında menfaat dengesi kurularak yapılmaktadır. Bu kapsamda borçluya zarar verecek hacizlerin icra avukatı tarafından yapılması mümkündür değildir. İcra ve İflas Kanunu’nun m. 82, 85 ve diğer ilgili hükümlerde haczedilemeyecek mal ve hakları düzenlemiştir. Borçlunun haczedilemeyeceği bazı mal ve hakları şunlardır:

• Alacak miktarı aşan hacizler,
• Esnafların faaliyetlerini yürüttüğü mallar,
• Hastalık veya ölüm gibi durumlarda bağlanan maaşlar,
• Emekli muvafakat etmediği sürece emekli maaşı,
• Borçluyla aynı evde ikamet eden kişilerle birlikte kullanılan ortak ev eşyaları,
• Müstakil nitelikte ve bir tane olan aile konu örnek gösterilebilir.

Üçüncü Kişinin Elindeki Malın Haczi ve İstihkak İddiası

Üçüncü kişinin elindeki malın haczi, genellikle borçlunun adresi dışında bir adreste yapılan fiili hacizdir. İcra ve iflas hukukunda borcunu ödemekte zorluk çeken borçlu, haciz işlemleriyle karşı karşıya kalmamak için; eşi, akrabası veya arkadaşları üzerinden ticari faaliyetleri yürütmesi çok sık rastlanılan bir durumdur. İcra avukatının böyle bir durumda yapması gereken işlem; borçlunun gayri resmi olarak hangi adreste faaliyet gösterdiğinin tespit etmesi ve adına işlem yaptığı kişilerle bağlantısı tespit etmesidir. İcra ve iflas hukukunda bu bağlantılar genellikle; akrabalık bağı, aynı iş kolu, ortaklık ilişkileri gibi durumlar olmaktadır.

Üçüncü kişinin elindeki malın borçlu adına haczedilmesi karşısında, malın kendisine ait olduğuna yönelik savunması icra ve iflas hukukunda istihkak iddiası olarak nitelendirilmektedir. Böyle bir durumda, borçlu ile üçüncü kişi arasındaki bağlantıya göre bir karine tespit edilmektedir. Karine olarak haksız çıkan tarafın icra ve iflas hukuku kapsamında istihkak davası açması ve haklılığını ispat etmesi gerekmektedir.

Konkordato ve Borç Yeniden Yapılandırma Nedir?

Konkordato, borçlarını ödeyemeyen borçluların, alacaklıları ile anlaşma yaparak borçlarını yeniden yapılandırmasını ve ödeme planı oluşturmasını sağlayan hukuki bir imkandır. İcra ve iflas hukukunda konkordato, borçluların iflas etmesini önleyen ve borçları tasfiye etmesine yarayan bir hukuki çaredir. Konkordato süreci boyunca borçlu hakkında, rehinli alacaklar gibi bazı durumlar hariç, icra avukatı tarafından herhangi bir icrai işlemler yapılamamaktadır. Konkordato süresi kısaca:  

• Mahkemeye başvuru konkordato ön projenin dilekçe yoluyla sunulmasıyla başlar,
• Ön proje usulüne uygun sunulursa 3 aylık geçici mühlet verilir,
• 3 aylık süre zarfında borçlunun borcunu ödeyeceğine kanaat getirilirse kesin mühlet verilir,
• Kesin mühlet içerisinde alacaklılar toplantısı yapılara borcun ödenmesi konusunda borçlularla anlaşmaya varılmaya çalışılır.

Konkordato sürecinde icra avukatı, borçlunun mali durumunu analiz eder ve alacaklılarla uzlaşma sağlanması için müzakereleri yürütür. Konkordato başvurusu sırasında icra avukatı, mahkemeye sunulacak belgelerin hazırlanması, konkordato projesinin oluşturulması ve alacaklılar toplantısının düzenlenmesi gibi işlemleri yönetir. Bu süreçte icra avukatının bilgi ve tecrübesi, borçlunun ödeme güçlüğünü aşarak icra ve iflas hukuku kapsamınca çözüm üretmektedir.

İcra ve İflas Hukukunda Borçlunun Hakları Nelerdir?

İcra ve iflas hukuku kapsamında borçluların hakları başlıca;

• Haksız açılan icra takibine itiraz etme,
• Haksız hacizlere ilişkin itirazda bulunma,
• Usulüne aykırı yapılan icra işlemlerini iptal etme,
• Zamanaşımına uğramış olan takipleri iptal etme,
• Borçlu olmadığına yönelik dava yoluna başvurmadır.

Bir icra avukatı dosyanın durumuna göre borçlu kişilere çözüm sunabilmektedir.

İcra Avukatı Nedir ve Hangi Durumlarda Yardımcı Olur?

İcra avukatı, icra ve iflas hukuku alanında uzmanlaşmış bir avukattır ve alacaklı veya borçluya bu süreçlerde hukuki destek sağlar. İcra avukatı, icra takip işlemlerinin başlatılması, haciz işlemlerinin yapılması, iflas süreçlerinin yönetilmesi ve konkordato başvurularının hazırlanması gibi konularda müvekkillerine hukuki danışmanlık yapar. Ayrıca, icra ve iflas hukuku kapsamında görülen davalarda müvekkillerini temsil eder.